İnternetin yaygınlaşmasıyla birlikte siber suçlar da artmıştır. Bunların içinde sistem kırma suçları oldukça yaygındır. Sistemleri kırmak, saldırganların amaçladığı verileri ele geçirmek için yaygın bir yöntemdir. Veri hırsızlığı, çeşitli nedenlerle işlenen bir suçtur. Ancak, sistem kırma suçlarında veri hırsızlığı oldukça sık görülür. Bu tür suçların büyük bir bölümü finansal verileri, kişisel verileri, kimlik bilgilerini veya müşteri verilerini hedef almaktadır.
Sistem kırma suçları, saldırganlar tarafından belirli yöntemlerle işlenir. DoS/DDoS saldırıları gibi bazı tekniklerin yanı sıra, botnet ağları kullanılarak başka sistemler de saldırabilecek hale getirilirler. Ayrıca, phishing saldırıları gibi sosyal mühendislik teknikleri de sık sık kullanılır.
Veri hırsızlığı amacıyla işlenen sistem kırma suçları, hem bireysel hem de kurumsal düzeyde büyük zararlara yol açabilir. Bu nedenle, siber güvenlik önlemlerinin alınması oldukça önemlidir.
Siber Suç Nedir?
Siber suçlar, internet üzerinden gerçekleştirilen herhangi bir suçtur. Bu suçlar, bireysel ya da kurumsal kişilerin bilgisayarları, ağları, sunucuları ve benzeri dijital varlıkları hedefleyen çeşitli teknikler kullanılarak işlenir. Siber suçların yöntemleri arasında hırsızlık, dolandırıcılık, sahtekarlık, casusluk, intihara sürükleme, şiddete yönlendirme, şantaj ve benzeri eylemler yer alabilir. Siber suçlular, dünya genelinde interneti kullanarak suç işleyebilirler ve suçlarının tespit edilmesi zor olabilir. Bu nedenle, Siber suçlar, dünya çapında artan bir sorundur.
Sistem Kırma Suçu Nedir?
Sistem kırma suçu, bir bilgisayar sisteme izinsiz olarak girerek verileri değiştirme, silme veya çalma eylemidir. Bu suçun ana amacı, sisteme zarar vermek veya kişisel kazanç sağlamaktır. Sistem kırma suçu genellikle bilgisayar korsanları tarafından işlenir.
Sistem kırma suçunun birkaç türü vardır. Bunlar arasında DoS (Hizmet Dışı Bırakma) veya DDoS (Distributed Denial of Service) saldırıları, exploit, zararlı yazılım ve botnet saldırısı sayılabilir. DoS/DDoS saldırıları, sistemin aşırı trafikle veya kaynaklarının tüketilmesiyle işlevsiz hale getirilmesiyle gerçekleştirilir. Exploit, bir sisteme var olan bir güvenlik açığını kullanarak girme yöntemidir. Zararlı yazılım, bir sistemi ele geçirmek ve kontrol etmek için tasarlanan bir yazılımdır. Botnet saldırısı, komut ve kontrolle birleştirilmiş birçok bilgisayar ve diğer cihazların ağını kullanarak diğer sistemlere zarar vermeyi amaçlar.
Sistem kırma suçu işlemek için birkaç yöntem vardır. Bunlar arasında brute-force, exploit, trojan ve arka kapı kullanımı sayılabilir. Brute-force, şifreleri tahmin etmek veya keşfetmek için deneme yanılma yöntemini kullanır. Exploit, güvenlik açıklarını kullanarak sisteme giriş yapar. Trojan, bir uygulamanın veya dosyanın, kullanıcının izni olmadan, başka bir işlevi yerine getirmesi anlamına gelir. Arka kapı, bir programcının sistemi izinsiz olarak kontrol etmek için programladığı bir yöntemdir.
DoS/DDoS Saldırıları
DoS/DDoS saldırıları siber suç çeşitlerinden biridir ve kurbanın sistemi veya ağını yavaşlatmak ya da tamamen çökertmek için gerçekleştirilir. DoS (Denial of Service) saldırıları, kurbanın ağına yoğun trafik gönderilerek kaynaklarının tükenmesine neden olur. DDoS (Distributed Denial of Service) saldırıları, birden fazla bilgisayarın birlikte çalışması sonucu oluşur ve daha yoğun bir saldırı sonucu sağlar.
DoS/DDoS saldırıları genellikle botnet adı verilen bir ağ üzerinden gerçekleştirilir. Botnet ağı, kötü amaçlı yazılımlar yoluyla başka bilgisayarlar üzerinde kontrol sağlayarak ve bu bilgisayarlarda çalışan bir programla birlikte sistemi çökertmek için yoğun saldırılar yapar. Bu saldırılar, hizmet kesintisi ve veri kaybına neden olabilir ve kurbanın ticari faaliyetlerini sekteye uğratabilir.
DoS/DDoS saldırıları aynı zamanda politik veya ideolojik nedenlerle de gerçekleştirilebilir. Bu tür saldırılara karşı koymak için, yüksek kapasiteli sunucular ve güvenlik duvarları kullanımı önerilir.
SYN Flood Saldırısı
SYN (Synchronization) Flood saldırısı, siber suçluların hedef sistemlere aşırı miktarda SYN isteği göndererek, bu isteklerin işlem yükünü yükseltmesi sonucu hedef sistemlerin çökmelerine neden olan bir DDoS saldırısı türüdür.
Bu saldırı türünde, siber suçlular, hedef sistemlere sahte IP adresleri kullanarak SYN istekleri gönderirler. Hedef sistemler de bu isteklere yanıt vermek amacıyla bir ACK (Acknowledgement) mesajı gönderirler. Ancak, sahte IP adresleri kullanarak saldırı gerçekleştiren siber suçlular, ACK mesajlarını almazlar ve hedef sistemlerin bağlantısı kurulamaz.
Bu durum, hedef sistemlerin kaynaklarını tüketir ve normal kullanıcılara hizmet veremeyecek hale gelir. SYN Flood saldırıları, özellikle bankalar, e-ticaret siteleri ve web sunucuları gibi yoğun kullanıcı trafiği olan hizmetler üzerinde gerçekleştirildiğinde ciddi zararlara neden olabilir.
Siber suçlular, SYN Flood saldırılarından faydalanarak, hedef sistemlerin çökmesi sonucu operasyon sürelerinin uzamasına ve itibar kayıplarına sebep olabilirler.
Botnet Nedir?
Botnet, siber suçlular tarafından kullanılan bir ağdır. Bu ağ, genellikle binlerce farklı bilgisayardan oluşur ve siber suçlular, bu bilgisayarlara izinsiz olarak sızmaktadır. Bilgisayarlar bir kez ele geçirildikten sonra, siber suçlular bilgisayarları kontrol edebilirler ve bir botnet oluşturabilirler.
Botnet ağı, siber suçluların DDoS saldırıları düzenlemesi, spam e-postalar göndermesi ve çeşitli kötü amaçlı yazılımları yayması için kullanılabilir. Bunların tümü, sistemlerine izinsiz şekilde sızan bilgisayarlar tarafından yapılır. Botnet ağları genellikle zayıf şifreleme veya güncellemelerden yoksun bilgisayarlara sızarak oluşturulur. Bu nedenle, düzenli olarak güncelleme yapmak ve karmaşık şifreler kullanmak, botnet saldırılarına karşı önlem almanın en iyi yoludur.
Botnet ağına izinsiz giren kişiler, siber suçların yanı sıra yasal sorunlarla da karşı karşıya kalabilirler. Bu nedenle, güncellemeleri yapmak ve internet güvenliği önlemlerini almak önemlidir.
Phishing Saldırıları
Phishing saldırıları, siber suçluların kullanıcıların kişisel veya finansal bilgilerini ele geçirmek için kullandığı bir tür saldırıdır. Bu saldırılar genellikle e-posta veya sahte web siteleri aracılığıyla gerçekleştirilir. Siber suçlular, kullanıcıları yanıltmak için kamuoyunda bilinen kuruluşların veya şirketlerin isimlerini kullanır ve kullanıcılara sahte bir giriş sayfası sunarlar.
Kullanıcılar, sahte giriş sayfasına kimlik bilgilerini veya finansal bilgilerini girerek, aslında bu bilgileri siber suçlulara verirler.
Phishing saldırılarının zararları, siber suçluların kişisel veya finansal bilgileri ele geçirmesiyle gerçekleşir. Bu bilgiler, kullanıcıların banka hesaplarına veya diğer finansal hesaplara erişmek için kullanılabilir, kimlik hırsızlığına yol açabilir veya diğer suçlar için kullanılabilir. Bu nedenle, kullanıcılar her zaman dikkatli olmalı ve sahte web sitelerine veya e-postalara güvenmemelidirler.
Siber Suçluların Motivasyonu
Siber suçluların motivasyonu, en temelinde finansal kazanç sağlama amacıdır. İnternet üzerinde kişisel verilerin değeri arttıkça, siber suçluların hedefi haline gelmek kaçınılmaz hale gelir. İnsanların kredi kartı bilgileri, banka hesap numaraları, sosyal güvenlik numaraları gibi finansal verileri siber suçlular için oldukça caziptir. Ayrıca, işletmelerin bilgi sistemlerine sızarak ticari sırları ele geçirmek de bir başka motivasyon kaynağıdır.
Bazı siber suçlular ise bilgisayar yazılımı ve internet protokolü hakkında bilgi sahibi olmayı, sistemleri test etmeyi, kurcalamayı ve kendi yeteneklerini geliştirmeyi amaçlar. Bu tür suçlar genellikle etik hackerlik olarak adlandırılır.
Öte yandan, bazı gruplar ise siyasi motivasyonlarla hareket ederek, hükümetleri veya özel şirketleri hedef alabilirler. Bu tür siber saldırılar genellikle casusluk ve sabotaj amaçlıdır.
Siber suçluların hedef aldığı veriler arasında finansal veriler, tıbbi kayıtlar, kişisel kimlik bilgileri, işletme verileri ve devlet sırları yer alır. Bu verilerin çalınması veya yok edilmesi hukuki, finansal ve itibari zararlara neden olabilir.
Finansal Verilerin Hırsızlığı
Finansal verilerin hırsızlığı, siber suçluların en yaygın olarak kullandığı yöntemlerden biridir. Bu yöntem, kötü niyetli kişilerin kredi kartı bilgileri, banka hesapları ve diğer finansal verileri çalmalarına neden olur. Bu veriler genellikle çeşitli phishing saldırıları veya kötü niyetli yazılımlar aracılığıyla elde edilir.
Bu yöntem, finansal kurumları ve kuruluşları hedef alarak büyük maddi kayıplara neden olabilir. Hırsızlık, müşterilerin biriken birikimlerini, varlıklarını ve ticari sırlarını çalmayı da kapsar. Bu nedenle, finansal kurumlar ve şirketler siber güvenlik önlemlerini en üst düzeyde tutmalıdır.
- Bazı siber suçlar arasında finansal verilerin hırsızlığı, diğerlerine göre daha fazla kar getirebilir.
- Kredi kartı bilgileri ve banka hesaplarındaki paralar, siber suçlular için cazip hedeflerdir.
- Finansal kurumlar, siber saldırılardan korunmak için siber güvenlik önlemlerini artırmalıdır.
Kimlik Bilgilerinin Hırsızlığı
Siber suçlular, kişisel kimlik bilgilerinizi ele geçirerek banka hesaplarınızı veya kredi kartlarınızı kullanabilirler. Ayrıca, bu bilgileri kullanarak sahte kimlikler oluşturabilirler. Bu nedenle, kişisel bilgilerinizi korumanız çok önemlidir.
Bu bilgileri elde etmek için siber suçlular, phishing veya spam e-postaları yoluyla sahte web siteleri oluşturarak sizden bilgilerinizi çalmaya çalışırlar. Ayrıca, bilgisayarınıza kötü amaçlı yazılım bulaştırarak klavye tuşlarına basışlarınızı kaydetmek ve kişisel bilgilerinizi ele geçirmek de mümkündür.
Kimlik hırsızlığı, maalesef son yılların en yaygın siber saldırılarından biridir ve bu nedenle dikkatli olmak çok önemlidir. Özellikle, şüpheli bir e-posta veya web sitesi görürseniz, bilgilerinizi kesinlikle vermemelisiniz.
Sistem Kırma Suçu ve Cezası
Sistem kırma suçu, Türk Ceza Kanunu tarafından suç kapsamında olan ve ciddi sonuçlara neden olan bir eylemdir. Bu suçu işleyen kişiler, hukuki yaptırımlara maruz kalmaktadır. Bireysel veya kurumsal herhangi bir sisteme izinsiz erişmek, verileri değiştirmek veya yok etmek, siber suçların arasında yer almaktadır. Bu suç ile ilgili Türk Ceza Kanunu’nun 243. ve 244. maddeleri uyarınca işlem yapılmaktadır. Ceza, bu fiilin şekline ve niteliğine bağlı olarak altı aydan on yıla kadar hapis cezası ve 500 güne kadar para cezası ile karşı karşıya kalabilirsiniz. Yetkililer, suçun ağırlığına ve kişinin suç geçmişine bağlı olarak belirli bir ceza uygulayabilirler.