İcra ve İflas Hukukunda İcra İflas Yoluyla İcra İtiraz Davası İtirazları

İcra ve iflas yoluyla açılan davalar, borçlu ve alacaklılar arasında sıkça görülen hukuki süreçlerdir. Ancak icra ve iflas işlemlerinde meydana gelen hatalar veya yanlış uygulamalar nedeniyle itiraz davaları açılabilir. İtiraz davaları, icra ve iflas işlemlerinin durdurulması veya düzeltilmesi amacıyla açılan davalar olarak bilinir. Bu davalar, icra müdürlüğü veya mahkeme tarafından verilen kararlara karşı yasal bir yola başvurulmasını sağlar. İcra ve iflas yoluyla açılan davalar ile ilgili itiraz sürecini detaylı bir şekilde açıklayalım.

İcra İflas ve İtiraz Davaları Arasındaki Farklar

İcra, iflas ve itiraz davaları arasında önemli farklılıklar vardır. İcra davası, borçlunun ödeme yükümlülüğünü yerine getirmediği durumda bir alacaklının borçluya karşı açtığı bir davadır. İflas davası ise, borçlunun ödeme güçlüğü çekmesi veya temerrüde düşmesi sonucu mal varlığı üzerindeki hakların tahsisi işlemidir. İtiraz davası ise, icra veya iflas işlemlerine karşı borçluların ya da alacaklıların açtığı bir davadır. İtiraz davası, icra veya iflas işlemlerine itiraz eden kişiler tarafından açılır.

İcra İtiraz Davası Nedir?

İcra itiraz davası, borçlu tarafından, uygulanan icra işlemlerine karşı açılan bir dava türüdür. Bu dava sayesinde borçlu, uygulanan icra işleminin usulsüzlüğü, borçlu olmadığı halde borçlu sayılması, borcunun ödenmiş olduğu gibi sebeplerle bu işlemi durdurmak isteyebilir.

İcra itiraz davası açmak için, ilgili icra dairesine itiraz dilekçesi verilmesi gerekmektedir. Verilen dilekçe incelemeye alınarak, yapılacak işlem hakkında bir karar verilir. İcra dairesi, borçlu tarafından verilen icra itiraz dilekçesini reddederse, borçlu bu karara itiraz hakkına sahiptir. İtiraz hakkı da kullanıldıktan sonra, dosya ilgili mahkemeye gönderilir ve yargılama süreci başlar.

İçerik Ve Amacı Nedir?

İcra itiraz davası, icra ve iflas yoluyla alınan kararlar ve yapılan işlemlere itiraz etmek için açılan bir davayı ifade eder. Bu dava ile borçlu, icra ve iflas müdürlükleri tarafından yapılan işlemleri yargı mercilerine taşıyarak, haklarını koruma altına alabilirler. İçeriği ise, icra takibi sonrası elde edilen cazip olmayan sonuçlar, borç miktarında yanıltıcı artışlar veya borçlunun özellikle temerrüde düşürüldüğü durumlarla ilgilidir. Davanın amacı, borçlunun haklarını koruyarak icra takibinde yaşanabilecek hataların düzeltilmesini sağlamaktır.

İtiraz Sebepleri

İcra itiraz davası, borçlu veya alacaklı tarafından icra dosyasındaki işlemlerin hukuka uygunluğu veya haksızlığına ilişkin itirazların giderilmesi amacıyla açılır. İcra itiraz davası açılabilmesi için belirli sebeplere dayandırılması gerekir. Bu sebepler şunlardır:

  • İcraya Konu Edilen İşlemin İptali: İcraya konu olan işlemin usulsüz veya hukuka aykırı olduğu durumlarda açılır.
  • Borçlu Olduğunun Kabul Edilmemesi: Borcun haksız veya hukuka aykırı bir şekilde alacaklı adına kaydedilmiş olması halinde açılır.
  • Teminat İşlemleri: İcra dosyasında yeterli veya doğru teminatın yatırılmamış olması durumunda açılır.

Bu sebepler, icra itiraz davası açmak için kullanılabilen en yaygın sebeplerdir. Ancak, bu sebepler dışında da icra dosyası ile ilgili benzer veya farklı sebeplere dayanarak da icra itiraz davası açılabilir.

İcraya Konu Edilen İşlemin İptali

İcra işlemlerinde hukuka uygun olmayan işlemler veya usulsüzlükler söz konusu olduğunda, borçluların bu işlemlere itiraz etme hakkı bulunmaktadır. İcra işleminin iptali için, usulsüzlüğe bağlı hataların tespit edilmesi gerekmektedir. Bu hatalar, borçlu veya alacaklı tarafından itiraz edildiğinde mahkeme tarafından incelenmektedir. İcra işleminin iptali için gerekli belgelerin dosyaya eklenmesi gerekmektedir. Bu belgeler; icra emri, borçlu ve alacaklıya ait kimlik bilgileri, işlemin usulsüzlüğüne ilişkin deliller ve benzeri açıklamaları içermektedir.

Bir başka konu ise, borçlunun haciz işlemi yapmak istememesi ve borcunun taksitlendirilmesini talep etmesidir. Bu durumda, borçlunun taksitlendirme talebi değerlendirilerek, İcra Müdürlüğü tarafından bir ödeme planı hazırlanmaktadır. Ancak, borçlu ödemeleri düzenli bir şekilde yapmadığı takdirde, icra işlemleri yeniden başlatılabilmektedir.

İcra itiraz davası açılmadan önce, hukuki yardım alınması önerilmektedir. Böylece, doğru bir şekilde itiraz süreci işleterek, işlemin iptal edilmesi ya da alacaklıya ödenmesi gereken miktarın belirlenmesi sağlanabilmektedir.

Borçlu Olduğunun Kabul Edilmemesi

İcra itiraz davası açma sebeplerinden birisi, borçlu olmadığının kabul edilmemesidir. Bu itiraz, borcun hukuki dayanağına ilişkin yapılan bir itirazdır. Borçlu, borçlandığı işlemin gerçekleşmediğini veya borçlandığı meblağın hatalı olduğunu öne sürerek borçlu olmadığının kabul edilmesini talep edebilir.

Bu durumda itiraz davacı tarafından açıldığında, icra mahkemesi tarafından dosyalar incelenir. Mevcut deliller ve belgeler incelenerek borçun hukuki dayanağına ilişkin itiraz kabul edilebilir veya reddedilebilir. İtiraz kabul edildiğinde, borçlu olmadığına karar verilerek icra işlemleri durdurulur. İtiraz reddedildiğinde ise, icra işlemlerine devam edilir.

Bu itiraz için öncelikle icra işlemleri başlamadan önce borçlu, borca itiraz etmelidir. Borcun ödeneceğine dair bir belge veya anlaşma var ise bu da mahkemeye sunulabilir. Bunun yanında borçlanmanın yapıldığı tarihe ait belgeler, sözleşmeler veya faturalar da mahkemeye sunulabilir.

Borçlu olduğunun kabul edilmemesi durumunda itiraz edilmesi gereken süreler vardır. Bu süreler, borçlu olduğunun kabul edildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde açılması gereken itiraz davaları için geçerlidir.

Teminat İşlemleri

Teminat ve kefalet şartı, yasalarca belirlenen ödeme ve yükümlülüklerin yerine getirilmesi amacıyla verilen bir güvencedir. İcra takibi sırasında, borçlu tarafından verilen teminatlar, borca ilişkin ödemenin yapılması şartıyla geri verilebilir. Ancak, borçlu tarafından teminat veya kefaletin verilmemesi halinde, alacaklı tarafından icra itiraz davası açılabilir. Bu davada, teminatın verilmediği ve ödeme yükümlülüğüne uyulmadığına dair belgeler sunulur. Mahkeme, durumu değerlendirerek, borçlu tarafından teminatın verilmesine karar verebilir ya da alacaklıya tazminat ödenmesi için hüküm verebilir. Teminat işlemlerinin yerine getirilmesi, icra takibindeki sürecin sorunsuz bir şekilde ilerlemesi için oldukça önemlidir.

İtiraz Süreci ve Sonuçları

İcra İtiraz Davası açıldıktan sonra, mahkeme herhangi bir hüküm vermeden önce tarafların savunmalarını alır ve delilleri toplar. Davanın karara bağlanacağı ilk duruşmada, mahkeme duruşma tutanağı düzenler. Duruşma sonunda mahkeme, itirazı kabul edip, icra işleminin iptali, borçlunun borçlu olmadığına dair karar veya taleplerin reddi şeklinde karar verebilir.

Bu kararı vermeden önce, mahkeme teminat göstermiş işlemler hakkında bilgi alabilir. İcra İtiraz Davası sonucunda, alacaklı tarafın itirazın reddedilmesi durumunda, icra işlemi uygulanmaya devam ederken, itiraz başarılı olduğunda icra işlemi iptal edilir. Taraflar kararın resmi tebliğ edilmesinden itibaren 15 gün içinde temyiz yoluna başvurabilir.

İcra İtiraz Davası Nasıl Açılır?

İcra İtiraz Davası açmak için öncelikle alacağına icra takibi başlatılan kişinin ilgili icra dairesine itiraz dilekçesi vermesi gerekmektedir. İtiraz dilekçesinde, icra takibine konu olan alacakla ilgili gerekçeler detaylı bir şekilde belirtilmelidir. İtirazın geçerli bir nedeni olması gerekmektedir. İlgili alacaklıya da itirazın bildirilmesi gerekmekle birlikte sağlık raporu vb. belgelerin itiraz dilekçesine eklenmesi, davayı destekleyici unsurlardır.

Dilekçenin kabul edilmesi durumunda icra dairesi dosyayı ilgili İcra Mahkemesine gönderir. Mahkemeye düşen görev, itirazın gerekçelerini değerlendirmektir. Bu nedenle itiraz eden kişi, icra takibine konu olan alacağı ile ilgili tüm delilleri, belgeleri ve diğer kanıtları hazırlamalıdır.

İcra İtiraz Davası açmak için gerekli belgeler arasında, alacaklının ilgili belgeleri, itiraz eden kişinin ise kimlik belgesi, borcu kanıtlayan belgeleri, sağlık raporu vb. belgeler yer almaktadır. Davayı açacak kişi, itiraz dilekçesinin yanı sıra bu belgeleri de ilgili icra dairesine sunarak davayı açabilir.

Yargılama Süreci

İcra İtiraz Davası yargılama süreci, mahkemede yapılan bir dizi adımdan oluşmaktadır. İcra İtiraz Davası açılır açılmaz, ilk derece mahkemesi otomatik olarak çalışmalarına başlar. Davayı açan taraf, icra dosyası ile birlikte, ilgili itiraz sebeplerinin belirtildiği dilekçeyi sunmalıdır. İlk duruşmada, dosya üzerinden yeterli inceleme yapılarak, mahkeme kararını verebilir. Mahkeme kararına itiraz edilmesi halinde, kararın tebliği tarihinden itibaren 1 hafta içerisinde de öncelikle istinaf, daha sonra da Yargıtay’a başvurabilirsiniz. Yargılama süreci, itirazın kabul edilmesi veya reddedilmesi sonucuna göre sona erer.

İcra İtirazı Aşamaları Nelerdir?

İcra itiraz davası açıldıktan sonra takip edilecek aşamalar ve detayları belirtilmiştir:

  • İcra mahkemesi, icra itiraz davasının açılması hakkında kararını verir ve borçlu ya da alacaklı itirazda bulunabilir.
  • İcra mahkemesi, kararı verirken alacaklıların talep ve itirazlarını ve borçlunun savunmalarını dikkate alır.
  • Eğer itiraz mahkemesi icra işlemini iptal ederse, icra dairesi talep üzerine işlemi yeniden yapar veya itirazı reddeder.
  • İtirazın reddedilmesi durumunda, borçlu ya da alacaklının istinaf mahkemesine başvurma hakkı bulunmaktadır.
  • Yargıtay aşamasında da tüm süreçler gözden geçirilir ve karara varılır.

İcra itiraz davalarında başvurulacak aşamalar ve izlenecek süreçler, itirazın kabul edilme ya da reddedilme durumuna göre değişebilir. Bu nedenle, konuya hâkim bir avukatın destek alınması, başvurulacak aşamalar ve izlenecek süreçler için güvenliğin bir garantisi olacaktır.

İlk Derece Mahkemesi Aşaması

İcra itiraz davasının açılmasıyla birlikte, ilk mahkeme aşamasına geçilir ve duruşma tarihi belirlenir. Duruşma tarihi belirlenene kadar başka bir önemli aşama yoktur. Ancak duruşma tarihine kadar açılan davaya yönelik bazı işlemler yapılabilir. Örneğin, icra mahkemesinden ilgili dosyanın bir örneği veya icra dosyasında yer alan belgelerin örneği istenebilir.

Duruşma günü geldiğinde, davacı ve davalılar duruşmaya katılır ve mahkeme hakimi tarafların beyanlarını dinler. Hakim gerekli gördüğü durumlarda, dosyada yer alan belgeleri inceleyebilir ve bilirkişi tayin edebilir.

Mahkeme, belirli bir süre içerisinde kararını açıklar. Karar, icra mahkemesince verilir ve karara karşı ilk derece mahkemesinde itiraz edilebilir. İlk derece mahkemesi kararına yapılan itiraz, istinaf mahkemesinde görülebilir. Mahkeme kararı kesinleştiğinde, icra müdürlüğüne bildirilir ve kararın icra edilmesi sağlanır.

İstinaf ve Yargıtay Aşamaları

İcra itiraz davasında, ilk derece mahkemesinden alınan kararın yanı sıra, temyiz yolu da mümkündür. İstinaf ve Yargıtay aşamalarında, hatalı olan kararın düzeltilmesi amaçlanır. İlk olarak, taraflar karar duruşmasına katılabilirler. İstinaf aşamasında, yargılama, istinaf mahkemesinin karar vermesiyle sona erer. İstinaf mahkemesi kararının temyize götürülmesi de mümkündür. Temyiz edilen kararın Yargıtay tarafından incelenmesi sonrasında, kesin karar verilir. Yargıtay aşamasında, çoğunlukla hukuki nitelik taşıyan konular ele alınır ve etkin bir savunma yapmanın önemi büyüktür.

Yorum yapın