Kişisel Verilerin Korunması

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, Türkiye’de 2016 yılında yürürlüğe giren bir yasadır. Bu yasa, kişisel verilerin işlenmesi, korunması ve işletmeler tarafından veri güvenliği tedbirlerinin alınması konusunda düzenlemeler içermektedir. Kanunun temel amacı, kişisel verilerin işlenmesi sırasında haklarının ve özgürlüklerinin korunmasını sağlamaktır. Kanun kapsamında, kimlik bilgileri, iletişim bilgileri, sağlık bilgileri ve finansal veriler gibi birçok kişisel veri koruma altındadır.

Kanunun Amacı ve Kapsamı

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, kişisel verilerin işlenmesinde, elde edilmesinde ve arşivlenmesinde, kişisel verilerin korunması ve işlenmesinde hukuki bir düzenleme sağlar. Bu kanunun amacı kişisel verilerin işlenmesine yönelik uluslararası standartları belirlemek ve uygulamaktır. Kişisel verilerin sağduyuyla işlenmesi ve korunması, ulusal ve uluslararası düzeyde hukuki düzenleme gerektirir. Bu sebeple Kişisel Verilerin Korunması Kanunu 6698 olarak yürürlüğe girmiştir.

Kanun, kişisel verilerin işlenmesi sürecinde, veri sahibinin onayını almaya, doğru verilerin toplanmasına, güncellemeye ve ihtiyaç duyulduğunda silinmesine yönelik yasal düzenlemeler yapmaktadır. Kanun ayrıca kişisel verilerin işlenmesi sırasında veri sahibinin haklarını korur ve işleyenlerin sorumluluklarını belirler.

  • Kanun, kişisel verilerin hangi durumlarda işlenebileceğini tanımlar.
  • Buna ek olarak, verilerin saklanması ve korunması sırasında alınması gereken tedbirleri de belirler.
  • Kanun, elde edilen verilerin kimlerle paylaşılabileceğine ve kimlere açıklanabileceğine dair düzenlemeler de içerir.

Kanun, çevrimiçi işlerde kişisel verilerin toplanması, işlenmesi ve korunmasını da düzenlemektedir. Sosyal medya, e-ticaret vb. platformlarda kullanılan kişisel verilerin korunmasına yönelik düzenlemeler de bu kanun kapsamındadır. Kanun, Türkiye’de kişisel verilerin korunması konusunda yasal bir standardı belirleyerek, veri sahiplerinin haklarını korumak için hukuki bir çerçeve sunmaktadır.

Veri Sahibinin Hakları

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na göre, her bir veri sahibi kendisiyle ilgili olan kişisel verileri üzerinde bazı haklara sahiptir. Bu haklar sayesinde, veri sahipleri kendi gerçek verilerinin kontrolünü elinde tutabilirler. Bu hakların başında ise erişim hakkı gelmektedir. Veri sahipleri, kendi kişisel verilerine her zaman erişim sağlayabilirler ve bu verilerin hangi amaçlarla işlendiğini, hangi kurumlara aktarıldığını öğrenebilirler.

Bunların yanı sıra, veri sahipleri kişisel verilerinin düzeltilmesini, silinmesini veya işlenmesine izin vermemeyi de talep edebilirler. Veri sahibi olarak, kişisel verilerinizin işleme amaçlarından haberdar olabilir, verilerinizi ele alındığına dair detaylı bilgi edinebilir ve verilerinizi nasıl kullanabileceğinize dair talimatlar alabilirsiniz. Bu hakların kullanımı konusunda, yetkili kişilerle iletişime geçebilirsiniz.

  • Erişim hakkı sayesinde kişisel verilerinize kolayca erişim sağlayabilirsiniz.
  • Kişisel verilerin doğru kaydedilmediği durumlarda düzeltme hakkınız bulunmaktadır.
  • Verilerinizin yasal süre sona erdikten sonra silinmesini talep edebilirsiniz.
  • Verilerinizi işlemeye yetkili kurumların kimler olduğunu öğrenebilirsiniz.

Bu hakların kullanımı sırasında dikkat etmeniz gereken bazı adımlar da vardır, bunları öğrenebilir ve haklarınızı nasıl koruyacağınıza dair bilgi sahibi olabilirsiniz. Unutmayın, veri sahibi olarak, kişisel verilerinizin nasıl işlendiğini ve kimler tarafından ele alındığını öğrenebildiğiniz gibi, verilerinizi nasıl kullanabileceğinizi de belirleyebilirsiniz.

Erişim Hakkı

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, kişisel verilerin korunmasına yönelik birçok farklı hak tanımaktadır. Bu haklar arasında bulunan “erişim hakkı” ise kişisel verilerin sahiplerinin en temel haklarından biridir. Erişim hakkı, kişisel verilerin sahiplerine bu verilere erişme hakkını tanımaktadır. Böylece, bir işletme ya da kuruluşun hangi verilerin tutulduğu ve bu verilerin nasıl kullanıldığı hakkında sahiplerine tam bir şeffaflık sağlanmaktadır.

Erişim hakkı aynı zamanda, kişisel verilerin ne kadarının doğru ve güncel olduğunu kontrol etmek için de kullanılabilmektedir. Kişisel verilerin sahipleri, bu verilerin yanlış kaydedilmesi ya da hatalı kullanımı durumunda, bu verilerin düzeltilmesi ya da silinmesi talebinden de yararlanabilirler.

Bu haklar, genellikle yazılı olarak işletmelere başvurulması gereken haklardır. Başvuruların işletmeler tarafından dikkatle ele alınması ve gerekli işlemlerin gerektiği şekilde yapılması gerekmektedir. Sonuç olarak, erişim hakkının etkin bir şekilde kullanılması, kişisel veri sahiplerine daha fazla kontrol ve güvence sağlamaktadır.

Kişisel Verilerin Düzeltme Hakkı

Kişisel verileri kaydeden kurumların, verilerin yanlış veya eksik kaydedilmesi durumlarında, bu verileri düzeltmesi ve güncellemesi gerekmektedir. Veri sahipleri, bu hakkı kullanarak, verilerinin doğru, eksiksiz ve güncel tutulmasını sağlayabilirler. Bunun için, veri sahipleri, verilerin doğru kaydedilmediği durumlarda, veriyi kaydeden kuruma başvurarak, verilerinin düzeltildiğinden emin olabilirler.

Veri sahipleri, verilerinin yanlış olduğunu fark ettiklerinde, bu durumu en kısa zamanda kaydeden kuruma bildirmelidirler. Veri kaydeden kuruma yapılan bildirimde, veri sahibi, yanlış ve doğru verinin hangisi olduğunu açıklamalıdır. Veri kaydı güncellendikten sonra, veri sahibi tarafından doğruluğu kontrol edilmelidir.

Kişisel Verilerin Silme Hakkı

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, bireylerin kişisel verilerini verecekleri hizmet sağlayıcısı tarafından güvenli bir şekilde yönetilmesi ve saklanması gerektiğini garanti eder. Veri Sahipleri, kişisel verilerinin belirli bir süre sonra silinmesini isteyebilirler. Bu hak, veri sahibine, veri işleyenler tarafından orijinal olarak istenen veya işlenen verinin amaçlarına artık uygun olmadığı durumlarda, yasal sürenin sonunda uygulanabilir. Veri Sahipleri, kişisel verilerinin silinmesini veya yok edilmesini istemeleri durumunda, kişisel verilerinin silinme taleplerini yerine getirmekle sorumlu olan veri işleyenlere başvurabilirler.

İşlenen Verilerin İşleme Amaçları

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na göre verilerin işlenmesi ancak belirli amaçlar için yapılabilir. İlgili kanuna göre, kişisel verilerin işlenmesi yalnızca belirli yasal amaçlar için gerçekleştirilebilir. Bu amaçlar arasında sağlık hizmetinin yerine getirilmesi, bilimsel araştırmaların yapılması, kamu düzeninin korunması ve suç işlenmesinin önlenmesi gibi birçok konu yer almaktadır.

Verilerin işlenmesinin yasal olduğu durumlarda, ilgili kuralların ve koşulların yerine getirilmesi gerekmektedir. Buna ek olarak, işlenen tüm verilerin tutarlı, doğru ve güncel olması gerekmektedir. Aksi takdirde, verilerin işlenmesi yasal olması durumunda bile hukuki sorunlar ortaya çıkabilir.

Sonuç olarak, kişisel verilerin işlenme amaçlarına ilişkin bilgilendirme ve bu amaçların ne kadarının yasal olduğu hakkında detaylı bir açıklama yapmak gerekmektedir. İşletmelerin, çalışanların ve kişisel verileri işleyen herkesin, kişisel verilerin nasıl işlendiği ve bu verilerin hangi amaçlar için kullanılabileceği hakkında bilgi sahibi olması önemlidir.

Veri Güvenliği ve İhlal Durumunda Alınacak Tedbirler

Kişisel verilerin güvenliği oldukça önemlidir ve bir veri ihlali durumunda alınacak önlemler oldukça hayati önem taşır. İşletmeler, kişisel verileri düzenli olarak yedeklemeli ve ağ güvenliği konusunda önlemler almalıdır. Veri ihlali durumunda, işletmeler hızlı bir şekilde hareket etmeli, ihlalin türüne ve niteliğine göre gerekli önlemleri almalıdır. İlk olarak, ihlal saptandığında, sorunun kaynağı tespit edilmelidir. Daha sonra, ihlale sebep olan faktörler ele alınarak benzer bir olayın tekrarlanmaması sağlanmalıdır. İşletmeler, verilerin zarar gördüğü durumlarda zararın ne kadar olduğunu değerlendirmelidir. Ayrıca ihlal durumunda mağdur olan kişiler hakkında da bilgi verilmelidir.

İşletmeler, veri ihlali durumunda veri sahiplerine açık ve net bir bildirim yapmalıdır. Bildirimde, ihlalin niteliği, nedenleri, etkileri, alınan önlemler vb. bilgiler yer almalıdır. Veri sahiplerine sunulacak seçenekler de bildirimlerde yer almalıdır. Veri ihlalleri, işletmeler için yasal sorumluluklar doğurur. İşletmeler, ihlal durumlarında yasal süreçlerin nasıl işleyeceği hakkında bilgi sahibi olmalıdır. Yasal müeyyideler de göz önünde bulundurulduğunda, veri güvenliği konusunda gerekli önlemleri almamak çok önemli bir risk oluşturmaktadır.

  • Veri şifreleme tekniklerinin kullanılması
  • Güçlü parola politikalarının benimsenmesi
  • Sürekli güncellenen virüs koruma yazılımlarının kullanılması
  • Veri yedeklemelerinin düzenli olarak yapılması
Veri Güvenliği Önlemleri Veri İhlali Durumunda Alınacak Tedbirler
Güçlü şifrelerin kullanımı Veri kaynaklarının tespiti
Periyodik veri yedeklemeleri İhlalin önlenmesi için gerekli önlemlerin alınması
Veri erişim kısıtlamaları Veri kaybının engellenmesi

Veri İhlali Bildirimi

Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’nun bir diğer önemli konusu da veri ihlalleridir. Veri ihlalleri, kişisel verilerin kötü niyetli veya izinsiz bir şekilde işlenmesi veya kullanılması olarak tanımlanabilir. Eğer böyle bir durumla karşılaşılırsa, veri sorumlusunun derhal veri ihlalini açıklaması ve izleyen süreçte gerekli önlemleri alması gerekmektedir.

Veri sorumlusu, veri ihlalini fark ettiği andan itibaren en kısa sürede ilgili kişi ya da kurumları bilgilendirmelidir. İhbar, konuyla ilgili olarak kişisel verilerin olduğu kişilere, Kuruma ve ilgili mercilere yapılmalıdır. Bildirime konu olan verilerin niteliği, veri ihlalinin etkisi ve alınacak tedbirler de yazılı olarak açıklanmalıdır.

Bildirim, kesin hale getirilinceye kadar bekletilemez ve ilgili kişilerin bir an önce bilgilendirilmesi önemlidir. Veri sorumlusu, veri ihlalleri konusunda gerekli önlemleri almazsa yasal sorumluluğu da bulunmaktadır. Veri sorumlusunun tüm bu prosedürleri takip etmesi, verilerin güvenliğini sağlamada atması gereken en temel adımdır.

Veri Güvenliği ve İhlal Durumunda Yasal Sorumluluklar

Veri güvenliği, her işletmenin üzerinde hassasiyetle durması gereken bir konudur. Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, işletmelerin bu konuda yasal sorumluluklarının bulunduğunu açıkça belirtmektedir. İşletmeler, topladıkları kişisel verileri güvenli bir şekilde saklamakla yükümlüdürler. Verilerin güvenliği, yalnızca veri koruma yöntemleriyle sağlanmaz, aynı zamanda işletmenin çalışanlarına ve üçüncü taraf sunuculara da uygulamaları gereken prosedürler bulunur.

İşletmeler, kişisel verileri toplarken, işleme amaçlarını açıkça belirtmek zorundadırlar. Verilerin işleme amaçları, sadece yasal olmalıdır ve toplanan verilerin işlenmesi sırasında veri sahiplerinden açık bir şekilde izin alınmalıdır. Ayrıca, veri ihlalleri durumunda, işletmelerin yürürlükteki yasalara uygun olarak alınması gereken belirli adımlar bulunmaktadır. Bu adımlar, mümkün olan en kısa sürede veri sahiplerine bildirilmelidir.

Sonuç olarak, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, işletmelere kişisel verilerin güvenliği konusunda yasal sorumluluklar yüklemektedir. Verilerin güvenliği, yalnızca yasal yükümlülükler nedeniyle değil, aynı zamanda işletmenin güvenilirliği nedeniyle de önemlidir. İşletmeler, kişisel verilerin güvenliğini sağlamak için gerekli tüm prosedürleri uygulamalı, verilerin yasal şekilde işlenmesini sağlamalı ve veri ihlalleri durumunda yürürlükteki yasalar çerçevesinde hareket etmelidirler.

Yorum yapın